7 Aralık 2012
KESK’li Kadın Tutuklular Özgür Bırakılıncaya Kadar Mücadeleye Devam Edeceğiz!
13 Şubat 2012 günü, tamamı KESK’e bağlı sendika yöneticileri ve üyeleri olan on beş kadın arkadaşımız, şafak vakti yapılan bir operasyonla gözaltına alınıp 9 kadın arkadaşımız tutuklandı. 7 ay sonra, 5 Ekim Tarihinde yapılan duruşmada 6 arkadaşımız özgürlüğüne kavuştu. Ne yazık ki 3 arkadaşımızın tutukluk halleri devam ediyor.
28 Haziran tarihinde yapılan bir operasyon ile KESK’li 7 kadın arkadaşımız daha gözaltına alındı ve bu arkadaşlarımızdan 5 ‘i tutuklandı.
Yine 25 Eylül 2012 tarihinde Mersin’de iki KESK’li kadın arkadaşımız daha gözaltına alınıp tutuklandı. Bu gözaltı, tutuklama furyası devam etmektedir.
Bu tutuklamalar ve gözaltlılarla kadının emek, barış, demokrasi, mücadelemiz engellenmektedir. Aynı zamanda kadın mücadelesi veren kadınların baskı ve zora dayanarak sendikal hak ve özgürlükler kapsamında yaptığımız faaliyetler, eylem ve etkinliklerimiz sorgulama konusu yapılmaktadır.
KESK’li kadınlar olarak 8 Mart’ın resmi tatil ilan edilmesi, başta cinsiyet ayrımcılığı olmak üzere her türlü ayrımcılığa son verecek eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik bir anayasa hazırlanması, ülkede-bölgede yürütülen savaş politikalarına karşı, barışın hakim kılınması için alanlarda olmaya devam edeceğiz.
Bizler biliyoruz ki bu tutuklamalar aynı zamanda, kadınları üretimin görünmez kölelerine dönüştüren, sendikal siyasal alanda kadınların varlığını ve mücadelesini büyük bir tehdit olarak algılayan, kadınlara varlık mekânı olarak evi işaret eden muhafazakârlık, eril öfke ve saldırganlığın da göstergesidir.
Hükümet kadınların, kadın kimliğine sahip çıkmasını, hak talep etmesini, gençlerimizin ölmemesi için yapılan çağrılarını, barış taleplerini, KESK’li kadınların tutuklanan kadın arkadaşlarına sahip çıkmasını, örgütlü olarak hareket etmesini ve kadının güçlenmesini kendine karşı büyük bir tehlike olarak görüyor.
Tutuklanan arkadaşlarımızın sendikal haklar kapsamında yaptığı faaliyetler suç unsuru olarak gösterilmiştir. Asıl suç sendikal faaliyetlerin engellenmesi evlerimizin, işyerlerimizin, sendikalarımızın, oluşturulan ‘suni suçlamalar ’ ışığında didik didik aranması ve utanç verici sorgulamalar, asılsız iddianameler ile arkadaşlarımızın özgürlüğünün elinden alınmasıdır.
Biz Kadınlar; adalet, eşitlik, özgürlük tutkusundan vazgeçmediğimiz için, Erkek egemen sistemi yerle bir etme gücümüz görüldüğü için yargılanıyor ve tutuklanıyoruz.
13 Aralık 2012 tarihindeki Ankara’daki KESK’li Kadınların davasının takipçisi olacağız. Kamuoyunu da bu konuda duyarlı olmaya davet ediyoruz.
Yaşasın KESK’li Kadınlar….
Yaşasın Örgütlü Kadın Mücadelemiz….
Sürgünler, Gözaltılar, Tutuklamalar, Bizi Yıldıramaz
DİYARBAKIR KESK KADIN KOMİSYONU