TR Kurdî EN
SON HABERLER

4+4+4 KARARINA KARŞI BASIN AÇIKLMASI 28.02.2012 9.06.2012

AKP, iktidarda olduğu 9 yıl içinde eğitim sistemini okul öncesinden yükseköğretime kadar kendi siyasal-ideolojik çizgisine uygun olarak biçimlendirmeye çalışmıştır. Yıllardır sürekli değiştirilen eğitim politikaları nedeniyle eğitim sisteminin yap-boz tahtasına çevrilmesi yetmiyormuş gibi, şimdi de bizzat iktidar partisinin önerisiyle zorunlu eğitimin kendi içinde kademelendirilerek 12 yıla çıkarılacağı iddia edilmektedir.

Zorunlu eğitimin kendi içinde bölümlere ayrılarak kademelendirilmesinin asıl amacı, 8 yıllık kesintisiz eğitim nedeniyle kapanan AKP’nin kendi arka bahçesi olarak gördüğü İmam hatip okullarının 6. 7. ve 8. sınıfa denk gelen bölümlerinin yeniden canlandırılmasına yönelik olduğunu açıktır. Bu şekilde ilköğretim ikinci kademesinin “açık öğretim” şeklinde düzenlenmesi sağlanarak, mevcut eğitim yapısının fiilen esnetilmesi amaçlanmaktadır.

 

Hükümetin hedefi sayın başbakanın ida ettiği gibi dindar nesil yetiştirmek değil yeşil sermayeye ve AKP’ye dindarlık adı altında kadro yetiştirmektedir.

4+4+4 şeklinde formüle edilen zorunlu eğitim ile amaçlanan kız çocuklarının ev ortamına hapsedilmesidir.

 

Zorunlu eğitimin kademelendirilmesine paralel olarak, aynı yasal değişiklikle çıraklık yaşının 14’ten 11’e düşürülmesi dikkat çekicidir. Çocukların ilk dört yıldan sonra okul ortamlarından uzaklaştırılarak, son yıllarda giderek büyüyen bir sorun olan çocuk işçiliğinin yaygınlaşması hedeflenmekte, çocuk emeği sömürüsünün önü bizzat hükümet tarafından açılmaktadır.   

 

12 yıllık kademeli zorunlu eğitimi meşrulaştırmak için 5. sınıftan itibaren çocukları “mesleğe yöneltme” gibi bir gerekçenin ileri sürülmesi, yapılmak istenen asıl değişikliklerin üzerini örtme amacı taşımaktadır. Türkiye’deki mevcut eğitim sisteminin yapısı ve niteliği göz önüne alındığında 10 yaşına gelmiş bir çocuğu mesleki alanlarda tercih yapmaya zorlamanın hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. İlgi, yeteneklerin ve becerilerin yeni şekillenmeye ve bulgulanmaya başladığı, soyut ve somut algılamaların oturma aşamasında olduğu bu yaş grubu çocukları “mesleğe yöneltme” zorlaması içine itmek, çocuklarımıza yapılacak en büyük kötülük olacaktır. 4 yıllık temel eğitim üzerine inşa edilmesi önerilen bu süreç, çocuk psikolojisi bakımından da sakıncalıdır.

 

Tüm toplumu yakından ilgilendiren böylesine önemli bir konuya yönelik politikalar belirlenirken, bilimsel veriler ve somut ihtiyaçlar üzerinden belirlemeler yapılması gerekmektedir. Başbakan’ın “dindar nesil yetiştirme” özlemleri ve siyasi iktidarın ideolojik tercihlerinden hareketle eğitim sistemi ve öğrencilerin geleceği ile oynanmak istenmesi kabul edilemez.  

 

Zorunlu eğitim 15 yıl olmalı, çocuklarımızın geleceği ile oynanmamalıdır!

 

Eğitim Sen, zorunlu eğitimin süresinin arttırılmasını ve gerekli altyapı hazırlıklarını yapılarak, 3-4 ve 5-6 yaş olmak üzere 2 yıl okul öncesi, 9 yıl ilköğretim ve 4 yıl ortaöğretim olmak üzere 15 yıla çıkarılmasını savunmaktadır. Değişik zamanlarda yapılan pek çok akademik ve bilimsel tartışmalarla doğruluğu onaylanmış bu önerimiz, getirilmek istenen düzenlemeye alternatif olabilecek en doğru ve bilimsel modeldir.

 

Eğitime “kazı kazan” mantığı ile bakarak günü kurtararak kazançlı çıkacağını sananlar, koskoca bir geleceği kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya olduğumuzu görmek istememektedir. Eğitim Sen, gün geçtikçe paralı hale getirilen eğitim hizmetlerinden herkesin eşit ve parası olarak yaralanmasını talep etmekte, eğitim sisteminin her yaştan öğrencilerimizin daha nitelikli, laik, bilimsel ve demokratik bir eğitim sürecinden geçmesini sağlayacak biçimde yeniden düzenlenmesini savunmaktadır.

 

Öğrencilerimiz, okul öncesi ve ilköğretim süresince ilgi ve yetenekleri doğrultusunda rehberlik ve yönlendirme eğitimi almalı ve hangi mesleğe yöneleceklerini siyasi iktidarın tasarrufları değil, bizzat kendileri belirlemelidir. Mesleğe yöneltme uygulamaları, AKP’nin hedeflediği gibi “dindar nesil yetiştirme” hedefiyle değil; eğitim sisteminin laik, bilimsel ve demokratik bir temele dayandırılarak gerçekleştirilmelidir.

 

 

 

 

     Kasım BİRTEK

Eğitim Sen Şube Başkanı

Bu yazıyı paylaşın :