TR Kurdî EN
SON HABERLER

KADIN CİNAYETLERİ (14 Haziran 2013) 17.06.2013

BASINA VE KAMUOYUNA

 

Yaşadığımız çağda ataerkil sistem ve yönetim politikaları kadının şiddet görmesine, öldürülmesine, küçük yaşta evlendirilmesine, taciz ve tecavüze maruz kalmasına neden olduğu gibi erkek hegemonyasını da doğallaştırıyor. Bu da kadınların sokak ortasında herkesin gözü önünde eşi, kardeşi, abisi ya da birinci dereceden akrabaları tarafından dövülmesine, öldürülmesine neden olmaktadır. Kız çocukları okula gönderilmek yerine çocuk yaşta evlendiriliyor.  Vahşice öldürülen kadınların cesetleri parça parça çöplerden toplanılıyor. Hatta evin oturma odasında üzerine beton dökülmüş bile halde bulunuyor. Yaşları 10-13 yaşındaki kız çocuklarına onlarca erkek tecavüz edip erkek egemen zihniyetinden dolayı tecavüzcüler berat ediyor. Bütün bunlar devlet politikalarından bağımsız ele alınamaz. Kadın cinayetleri sıradanlaşıyor. Toplum da bu cinayetlere alıştırılmaya çalışılıyor. Biz kadınlar bu cinayetlere alışmayacağız. Peşini bırakmayacağız.

AKP Hükümeti; kadına yönelik şiddetle mücadeleye ilişkin her şeyin yapılmış olduğunu söylemektedir.

Oysaki 2013 yılının ilk üç ayında 72 kadın öldürüldü. Üstelik bu kadınlardan beşi devletin koruması altındayken öldürüldüler.

Yine her gün beş kadın öldürülüyor ya da intihara sürükleniyor.

Ülkemizde her geçen gün artan kadın intiharı veya intihar süsü verilen cinayetlerine yenileri ekleniyor.

Beyoğlu'nda bıçakla yaralanan 24 yaşındaki Esra K. adlı kız, kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

7 Haziran 2013 tarihinde Siirt’in Pervari ilçesinde bir ay önce teyzesinin oğluyla 14 yaşında evlendirilen Zeynep İNAN banyoda tavana astığı iple intihar ettiği iddia ediliyor.

8 Haziran 2013 tarihinde Mersinde eşinden boşanmak isteyen Yasemin YANBAK kocası tarafından öldürüldü.

10 Haziran’da ise Kuşadası’nda Şengül Y (39), yaklaşık 3 ay önce ayrıldığı sevgilisi iş adamı M.A. tarafından kapalı otoparkta öldürüldü.

Bütün bu yaşananlar AKP hükümetinin söylediklerini doğru olmadığını göstermektir. Bizler; hükümetleri kadın cinayetlerinin işlenmesinde suç ortağı olarak görmekteyiz.

Sonuç olarak; kadına yönelik şiddeti ortadan kaldırabilmek için;

Devletin tüm kurumlarıyla sorumluluğu üstlenmeleri ve tarafsız olmaya çağırıyoruz.

Kadına yönelik her türlü ayrımcılığın ortadan kaldıracak politikaların acilen üretilmesini,

Yasalarda “ağır tahrik”, “namus cinayetleri” vb. kavramların kaldırılmasını ve kadın cinayetlerini nitelikli insan öldürülme sayılmasını,

Kadınlara yönelik şiddetin her türlüsünü reddediyoruz.  Bütün kadınların seslerini yükseltmeye çağırıyoruz.

Kadın cinayetlerini sadece erkekleri değil ataerkil zihniyetin ve onun politikalarını görüyoruz.

Tekrar ediyoruz biz kadınlar alarak kadına yönelik şiddetti ve ayrımcılık durduruncaya kadar mücadelemiz devam edecektir. Herkesi kadın cinayetlerine ve çocuk yaşta evliliklere karşı duyarlı olmaya çağırıyoruz. Kadın cinayetlerine alışmıyoruz ve alışmayacağız.

Yaşasın Kadın Dayanışması

 

                                                            DİYARBAKIR EĞİTİMSEN KADIN MECLİSİ

Bu yazıyı paylaşın :