TR Kurdî EN
SON HABERLER

24 Kasım Öğretmenler Günü (24.11.2012) 18.12.2012

Hamasi Nutuklar Değil, Yaşadığımız Sorunlara Kalıcı Çözümler Üretilmesini İstiyoruz!

 

Bir 24 Kasım’da daha yıllardır duyulmak istenmeyen sesimizin duyulması, taleplerimizin dikkate alınması için alanlardayız. Öğretmenler sadece bir gün hatırlanmayı değil, yaşadıkları ekonomik, sosyal ve özlük sorunlarına gerçekçi ve kalıcı çözümler üretilmesini beklemektedir. 

 

“24 Kasım Öğretmenler Günü”nün 12 Eylül döneminin bir ürünü, 12 Eylül zihniyetinin nasıl bir öğretmen istediğinin simgeleştiği bir gün olduğu asla unutulmamalıdır. 12 Eylül darbe zihniyetinin kabul ettiği bir günü, öğretmenler günü olarak kutlamamız mümkün değildir. Eğitim Sen için 24 Kasım’ı kabul etmek demek; 12 Eylül rejimini, uygulamalarını ve düşüncesini benimsemek, 12 Eylül zihniyetini onaylamak anlamına gelmektedir.

 

Eğitim Sen, belirttiğimiz nedenlerle öğretmenler günü olarak, 12 Eylül zihniyetinin ürünü olan 24 Kasım’ı değil, dünya öğretmenlerinin evrensel günü olan 5 Ekim’i kabul etmektedir. Her yıl 5 Ekim tarihi, dünyanın çok sayıda ülkesinde eğitim emekçilerinin uluslararası dayanışma ve mücadele günü olarak kutlamaktadır.     

 

Her 24 Kasım’da öğretmenliğin kutsallığından, “onurlu bir meslek” olduğundan söz edilerek bildik ezber cümlelerin kullanılması, eğitim emekçilerini ciddi anlamda rahatsız etmektedir. Yüz binlerce eğitim emekçisinin sosyal ve ekonomik sorunlarını çözmek için yıllardır adım atmayanların, öğretmenlerin gerçek sorunlarını görmezden gelenlerin hamasi nutuklarını daha fazla dinlemek istemiyoruz.

 

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer; “Öğretmenler 3 ay tatil yapıyor, öğretmenlerin yeterliliklerini ölçeceğiz” diyerek kamuoyunda öğretmenlik mesleğini küçümseyen ve aşağılayan ifadeler kullanmaktan çekinmemiştir. Ardından Başbakan Erdoğan, öğretmenlerin az çalışıp çok maaş aldığını iddia ederek, öğretmenlerin emeğini ve kişiliğini aşağılayanlar kervanına katılmıştır. Dün bizlere hakaret edenlerin bugün çıkıp kutlama mesajları vermesi resmen ikiyüzlülüktür.

 

10 yıllık AKP iktidarı döneminde eğitim emekçilerinin çalışma koşullarında ve özlük haklarında ciddi gerilemeler ve hak kayıpları yaşanmış, var olan haklarımızı ortadan kaldıran bir dizi düzenleme hayata geçirilmiştir.  

 

AKP hükümeti kamuda yaşanan dönüşüm uygulamalarına paralel olarak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yapılmak istenen değişikliklerle iş güvencemizi kaldırmanın ve bizleri göstereceğimiz bireysel performansa göre çalıştırmanın hesaplarını yapıyor. Öğretmenlerin, okul idarecilerinin ve hizmetlilerin daha fazla çalışabilmelerinin önünü açmak, birbiriyle rekabet eder hale getirmek ve çalışmalarının her aşamasında denetlenmelerini sağlamak amacıyla gündeme getirilen eğitimde performans değerlendirme uygulamaları önümüzdeki dönemden itibaren uygulanmaya başlanacak.

 

 

Eğitim Sen, Türkiye’nin dört bir yanında, yıllardır yaşadıkları bütün olumsuzluklara rağmen fedakarca çalışan eğitim emekçilerinin, insanca yaşayabilecekleri bir yaşam ve nitelikli eğitim yapabilmesinin mücadelesini vermeyi tüm engellemelere ve baskılara rağmen sürdürmeye kararlıdır.

 

Önümüzdeki dönemde, Kürtlere uygulanan asimilasyon politikalarıyla biz öğretmenlere suç işleten asimilasyoncu sistemin uygulamalarına; 4+4+4 ile öğretmenlerin norm fazlası olarak mağdur edilmesine; 4+4+4 sürgünlerine, özür grubu atamalarındaki hukuksuzluklara; ALO 147 ile öğrenci ve velilerimizin ihbarcılığa teşvik edilmesine, öğretmenlerin hukuksuz ve keyfi bir biçimde cezalandırılmasına ve eğitimde performans değerlendirme uygulamalarına karşı başta okullarımız olmak üzere, her alanda demokratik tepkimizi göstereceğimizden kimsenin şüphesi olmamalıdır.

 

 

Yönetim Kurulu

Bu yazıyı paylaşın :